Tüp Bebek Kime ve Ne Zaman?
Türkiye İstatistik Kurumunun 2013 verilerine göre Türkiye’de canlı doğan bebek sayısı 1.283.062.
Bu rakam Litvanya’nın neredeyse yarı nüfusu kadar olsa da bizim gibi kalabalık ülkeler için oldukça normal. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanımız Fuat Eserol ile Türkiye’deki tüp bebek tedavileri, tedaviye bağlı doğum oranları ve çiftlerin izlemesi gereken yol üzerine konuştuk. Bir çift bebek sahibi olmaya karar verdikten 1 yıl sonra hala olumlu sonuç alamamışlarsa mutlaka muayene olmaları gerektiğinin altını çizen Eserol, kadının yaşı 35’i geçtiği durumlarda ise bekleme süresinin 6 ayı geçmemesinden yana.
Soru: Faut Bey kısırlık genetik bir rahatsızlık mı yoksa doğumdan sonra hayatındaki bazı faktörlerle mi oluşuyor?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Multifaktöriyeldir. Tek bir sebebe bağlı değil.
Soru: Peki çiftimiz bebek sahibi olamadı ve size muayeneye geldiler. İlk aşamada ne yapılır, nasıl bir yol haritası çiziyorsunuz?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Gebe kalamıyorum diye başvuran bir çifte yapılacak ilk 3 test var; ilki spermiogramdır, basit bir sperm analizi ile erkeğin durumu değerlendirilir. İkincisi kadının yumurtlamasının değerlendirilmesi, bu hem ultrasoun ile hem de hormonal analizler ile değerlendirilebilir. Üçüncüsü de HSG (rahim filmi) ile kadının tüplerinin ve rahminin içinin değerlendirilmesidir. Bu 3 ana değerlendirme yapıldıktan sonra hastaya özel bir tedavi programı oluşturulur.
Soru: Bu testler sonucunda tüp bebek tedavisine başlamaya karar verdiğinizi düşünelim. Süreç nasıl devam ediyor?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Çiftin tedavisi için uygun yöntemin tüp bebek olduğuna karar verdikten sonra süreç hastaların özelliklerine göre değişiyor. Hastada tüp bebek tedavisi için engel teşkil edebilecek bir durum yok ise direk tedaviye başlanabilir. Tedavi süresi uygulanan protokole göre 17 -30 gün arasında değişebilir. Tüp bebek işlemi öncesinde gebeliğe engel olabilecek patolojiler tespit edilen hastalarda tüp bebek tedavisine başlamadan önce bu patolojiler düzeltilir.
Soru: Hasta ne zaman pozitif ya da negatif sonuç alınabilir?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Sonuç transfer işleminden 11 gün sonra alınabilir. Hastanın hazırlığı yapılıyor, yumurta toplama işlemi yapılıyor, transfer yapılıyor, transfer işleminden 11 gün sonra da gebelik testi yapılıyor.
Soru: Tüp bebek tedavisi için çiftlerde aradığınız özellikler var mı? Hangi şartlarda bu tedavi uygulanır?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Üç şeye ihtiyacımız var; sperm, yumurta ve rahim. Bu üçünden herhangi biri olmaz ise tüp bebek yapabilmemiz mümkün değil.
Soru: Kısır olan her çifte tüp bebek tedavisi uygulanabiliyor mu?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Hayır, her hasta tüp bebek tedavisinden yarar görmeyebilir. Az önce söylediğim gibi tüp bebek yapabilmemiz için sperm, yumurta ve rahim olması lazım. Örneğin 25 yaşında bir kadın yumurtalık rezervi erken yaşta tükenmiş ve menopoza girmiş, bu kadının tüp bebek yöntemiyle kendi yumurtasını kullanarak gebe kalması mümkün değil. Aynı durum erkek için de geçerlidir. Menisinde sperm hücresi bulunmayan, azospermisi olan erkeklerde, TESE (testislerden ameliyat ile sperm alma) işleminde de sperm çıkmıyorsa bu erkeklerin de tüp bebekten yararlanması mümkün değil. Aynı şey doğuştan uterusu olmayan kadınlar için de geçerlidir, onlar da tüp bebek tedavisinden yararlanamaz.
Soru: Tüm şartlar uygun ve çiftimize tüp bebek tedavisi uygulandı. Hangi durumlarda tedavi olumsuz sonuçlanır?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Ovulasyon (yumurtlama) gününde olan ilişki sonucu doğal yoldan gebelik oranı ay başına %5’tir. Bu tüp bebekte %50’dir. Olumsuzluğun sebebi ya oluşan embriyoda tespit edemediğimiz tutunmasını engelleyecek bir bozukluktur ya da rahim duvarında o ay embriyoyu algılamak ile ilgili bir engel vardır. Genellikle negatifliklerin sebebini bilemiyoruz. Tüp bebekle gerçekleşen gebelikler, doğal ilişki sonucu oluşan gebeliklerle aynıdır aslında. Düşünün bir çift çocuk istiyor, hamileliğe engel bir durum da söz konusu değil, düzenli ilişki oluyor, bir çift ilk aydan gebe kalıyor, başka bir çift 5.ay, bir diğeri de 8.ay. Hamilelik gerçekleşiyor ama hepsi ilk ayda gebe kalamıyor. Bu durum tüp bebek için de geçerli. Tüp bebekte ilk seferde hamilelik oluşmazsa ikinci denemede hali hazırda dondurduğumuz embriyoları kullanıyoruz, ilk denemede hamile kalamayan hastaların yaklaşık yarısı donmuş embriyolar ile gebe kalıyor. Bir sorun olsaydı gebe kalamayan hastaların tümü bir sonraki uygulamada da gebe kalamazdı. Rakamlarla anlatmak gerekirse; 100 hastaya tüp bebek uygulaması yapılıyor, 50’si gebe kalıyor, 10’u düşük yapıyor, 40’ı çocuğunu dünyaya getiriyor. Çocuk sahibi olamayan 60 hastaya tekrar tüp bebek yapıldığı zaman 30’u gebe kalıyor, 5-6 tanesi düşük yapıyor, 25’i çocuğunu dünyaya getiriyor.
Soru: Peki bir kadının sağlığı bozulmadan kaç kere tüp bebek deneyebilir, bunda bir sınır var mıdır?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Ekonomik gücü yettiği kadar deneyebilir. Yeter ki yumurta ve spermi olsun. Bir üst sınır yok.
Soru: Tüp bebek sürecine katkıda bulunması için önerebileceğiniz beslenme tüyoları var mı?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Hayır tüp bebek tedavisi için özel bir diyete gerek yoktur. Sağlıklı beslenmek yeterlidir. Ama özellikle söylemekte fayda var; sigara ve alkol kullanımı kesinlikle yasak. Özellikle sigara.
Soru: Peki tedavide kullanılan ilaçlardan bahsedelim, herhangi bir risk yaratabilir mi kullanılan ilaçlar?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Kimyasal bir ilaç kullanımı söz konusu değil, verilenler zaten vücutta var olan hormonlar, takviye yapılıyor. Kullanılan iğneler yumurtlamayı sağlayan iğnelerdir. Genellikle adetin 2. veya 3.günü ilaca başlanır. Belli aralıklarla hastaya ultrason muayenesi yapılır. İlaç kullanma süresi hastanın durumuna göre 8-10 gün arasında değişir. Bu süre zarfında hastayı 3-4 kere görürüz ve doz ayarlamaları yaparız. Foliküler yani içinde yumurta barındıran kistçikler yeterli olgunluğa geldiğinde, yumurtaları anestezi altında ultrason yardımıyla tek tek toplarız. Yumurtaların toplandığı gün erkek de sperm verir. Kadının yumurtalarına kocanın spermi ile mikroenjeksiyon yapılır. Ertesi gün döllenme kontrol edilir ve takip eden günlerde embriyoların gelişimi izlenir. Hastanın ve embriyoların durumuna göre genellikle 3. veya 5.günde transfer işlemi yapılır. Transfer işlemi ultrason eşliğinde yapılır. Tüm tedavi kontrol altında devam ettiği için hasta açısından da kabul edilebilir riskler taşır. Hedefimiz her zaman tekil gebelik.
Soru: Peki kullanılan bu ilaçlar kadının vücudunda herhangi bir fiziksel değişikliğe sebep oluyor mu ya da hormonal değişikliğe ya da kilo artışına?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Hayır. Kilo artışı tek bir şeyle olur o da yanlış beslenmedir, sonuçta kilo bir matematiktir. İlaçlar kalori içermediğine göre kilo artışı yapmaz, ancak kadın aldığı kalori miktarını arttırırsa kilo alır. Hastalarımız ilaçları kullanırken normal hayatlarına devam edebilirler.
Soru: Tüp bebek tedavisiyle doğmuş bir bebekler için soruyorum; belli hastalıklara yatkınlıkları olur mu?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Tüp bebek riski arttırmıyor. Normal bir gebelikten hiçbir farkı yok. Normal bir gebelikteki riskler neyse, normal yoldan oluşan gebelik sonucunda doğan bir bebekteki riskler neyse tüp bebekte de odur, ilave bir risk yoktur. Tüp bebeğin tek özelliği gebelik oluşana kadar yaşananlar, gebelik oluştuktan sonra çok bir fark yoktur.
Soru: Peki tüp bebekte cinsiyet belirlemek mümkün mü?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Cinsiyet belirleme genetik (PGD) test ile mümkün olabilir. Ancak Türkiye’de kanunlar cinsiyet seçimine müsaade etmiyor.
Soru: Aile tüp bebek yöntemi ile çocuk sahibi oldu ve örneğin 5 yıl sonra ikinci çocuğu istediler. Aynı süreçlerden geçip yine bebek sahibi olabilirler değil mi?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Yöntem aynıdır. Hatta bir grup hasta var ki tüp bebekten sonra ikinci çocuklarına doğal yollarla sahip oluyorlar. Daha çok sebebi belli olmayan grupta veya sınırda erkek faktörü olan grupta daha sonra kendiliğinden gebelikler olabiliyor. Bu gruplarda kendiliğinden gebelik oranı %30 civarındadır.
Soru: Az önce bahsettiğiniz grupta sınırda erkek faktörü dediniz, biraz bahseder misiniz?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Normalde bizim erkek için kabul ettiğimiz bir normal sperm sayısı, 15milyon, %50 motilite ve %4 normal morfolojidir. 15milyon değil de 7-8 milyon olduğunu hareketlilik oranının %50 değil de %30’larda olduğunu belki morfolojisi %2’lerde olan bu tür hasta grupları için ilk seçenek tüp bebek değildir. Önce aşılama yapıyoruz bunlara. Aşılama ile gebe kalamadıkları zaman tüp bebek yapıyoruz. Biraz sebebi belli olmayan gruba yakın bunlar. Bu gruplarda da kendiliğinden gebelik olabilir. Hastalarımızın tüp bebek tedavisi başlamadan evvel tedavi edilebileceğimiz rahatsızlıkları varsa önce onlara odaklanıyoruz.
Soru: Şu anda SGK tüp bebek tedavilerinin ne kadarını karşılıyor?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Eğitim hastanelerinden veya üniversite hastanelerinden tüp bebek için ‘Uygundur’ heyet raporu alırsa o zaman belli oranını devlet karşılayabilir. Özel hastanelerin veya özel tüp bebek merkezlerinin heyet raporu vermesi mümkün değil, ancak devletten aldıkları heyet raporuyla özel hastaneye geldikleri zaman belli oranda hem ilaçtan hem işlemden yararlanabilirler.
Soru: Sağlıklı bir kadının hamile kalabilmesi için en doğurgan ve en ideal yaş aralığı nedir?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Hasta ne kadar gençse o kadar iyi. Ne yazık ki doğurganlık 35’ten sonra azalıyor. İstisnalar da var tabi, hastayı 19 yaşında varsayalım ama eşinde azospermi var, o hastaya 19 yaşında tüp bebek yapılır. Çünkü o hasta 25 yaşında olduğunda da eşinin azospermisi devam edecek, hastanın tüp bebek için beklemesinin bir anlamı yok. Yaş ne kadar gençse şans o kadar yüksektir.
Soru: Tüp bebek ile ilgili bir yaş sınırlaması var mı yoksa kadın menopoza girene kadar mı?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Hastalar 44’ten sonra gebe kalamıyor. 40’tan sonra gebelik oranı azalıyor, her geçen yıl oran düşüyor ve 44’ten sonra gebelik oluşmuyor.
Soru: Yasal bir sınır var mı?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Çiftlerin resmi nikahı olması lazım. Resmi nikahı olmayan çiftlerin tüp bebek yaptırması ülkemizde yasak.
Soru: Peki Türkiye’de tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olan çift sayısı nedir?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Türkiye’deki yıllık sayı 40-45 bin civarında gebelik gerçekleşiyor. Doğan bebek sayısı ise 15bin civarında.
Soru: Gebe kalabilmek için en uygun tedavi tüp bebek midir?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Her hasta için çözüm farklıdır. Hasta çocuk sahibi olmak için bize başvurduğunda hemen tüp bebek yapmıyoruz. Çocuk sahibi olmasına bariz bir engel yok ise önce yumurtlama tedavisi yapılır. Bu süreç aşağı yukarı 6 aylık bir süreçtir, gebe kalamazsa ikinci aşamada iğnelerle yumurtlama tedavisi yapılır bu da aşağı yukarı 6 aylık bir süreçtir, gebe kalamazsa 3.aşamada aşılama yapılır bu da 3-6aylık bir süreçtir. Yaklaşık 1 yıllık bir sürecin sonunda gebelik oluşmazsa tüp bebek tedavisine başvuruyoruz. Ama bir de mutlak endikasyonlar vardır. Kadının tüpü tıkalıysa ona tüp bebekten başka bir şey yapamayız ya da erkeğin sperm sayısı belli değerlerin altındaysa başka bir şey yapamayız onlar için uygun tedavi tüp bebektir. Ayrıca bu süreci zor geçiren, çok hassas çiftlerimizi psikolog veya psikiyatriste yönlendirdiğimiz de oluyor.
Soru: Yani bu süreç sonunda %50 şans verilen bir süreç..
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: %50 değil, %50 uygulama başınadır. Eğer bir çift moralini bozmazsa, motivasyonunu kırmazsa tedaviye devam ederse %80-90 çocuk sahibi olur. %50 uygulama başına olan orandır. Ama sabretmesi, motivasyonunu kırmaması, mücadele etmeye devam etmesi ve sürekli yer değiştirmemesi gerekiyor. Bazı hastalarımız bize geldiklerinde İstanbul’da gitmediği doktor kalmamış oluyor, o hasta gebe kalamaz. Bir doktora gidiyor, gebe kalamıyor, ertesi ay başka doktora gidiyor orada da gebe kalamıyor, çıkıyor ertesi ay başka yere gidiyor. Sabır gerekiyor, doktora güven gerekiyor, karşılıklı uyum gerekiyor, iletişim gerekiyor, bunlar sağlandıktan sonra %80-90 gebelik oluşuyor. Önemli olan doğru doktoru seçip, süreci uyumlu bir şekilde, sabırla devam ettirmektir.
Soru: Peki standart bir tüp bebek tedavisinin Türkiye’deki maliyetleri nedir?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Türkiye şartlarında 6-10bin lira arasında değişiyor.
Soru: Yasal olarak çiftlerin resmi nikahları olmasından bahsettiniz az önce, peki buna benzer başka zorunluluklar var mı?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: 35 yaş altındaki hastalarımıza ilk iki denemede 1 embriyo transfer etmeye izin var, 35 yaş üstüne ise 2. Bu istenmeyen çoğul gebelikleri önlemek için.
Soru: Dünya standartlarındaki başarı oranı nedir?
Gyn.Op.Dr. Fuat Eserol: Dünya standartlarında gebelik oranı %50 civarında. Eve bebek götürme oranı %35 civarında.
Gyn.Op.Dr. Fuat ESEROL
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Batı Bahat Hastanesi (İkitelli) - 0212 471 33 00